-
bump into: rastlantı sonucu karşılaşmak, çarpmak.
okunuş: bamp intu
örnek: driving home, i bumped into a tree.
örnek: last evening, i bumped into an old friend.
anlamsal çağrışım yaptırıcı kelime: bamp! geçen gün bamp diye ağaca tosladım! -
euphoria: mutluluktan havalara uçma
türkçe'ye geçmiş hali: öfori
örnek cümle: i don't want any kind of euphoria. -
robin: kızıl gerdan kuşu (veya uçan hollandalı da diyebilirsiniz :)
nerede kullanırım demeyiniz, kelime kelimedir nerede çıkacağı belli olmaz. -
tantalize: umutlandırmak, gösterip de vermemek